ARILARIN KAYBOLMASI
İnternette gezerken okuduğum bazı yazılar ilgimi çekti.Hani hep deriz ya nolcak bu memleketin hali.İşte o sorunun cevabını buldum.Her konuda verilen gaza gelmemeyi ve
çevremizede gaz vermeyi kesip olayların nedenini ve niçini düşünmemiz gerekiyor.
Öncelikle ünlü arı uzmanı Einstein'ın arılar konusunda söylediği iddia edilen arılar yok olursa dünyanın sonu geldi demektir efsanesine bakalım.
Böyle bir sözün söylendiği bile belli değilken yeni ilavelerle kullanılmaya devam ediliyor.Şimdide bu söylenceye dört yıl gibi bir tarihte eklemişler.Buna göre kıyamete dört yıl kaldı demektir.Bu arada kimsenin aklına Einstein atom fizikçisidir,arıları ne zaman bu kadar derin inceledide ,böylesine önemli sonuca varıp dünyaya ilan etmek zorunluluğunu hissetti diye sormak gelmiyor.
Doçent doktor,arı uzmanı bir bayanda arılar sıcaktan kış uykusuna yatamadılar ondan
öldüler diye sallıyor.Arıcılıkla uğraşan herkes bilirki arılar kış uykusuna yatmaz.
Hava sıcaklığı belli bir yere düşünce kış salkımı oluştururlar.
Aynı uzman en çok arı kayboluşunun yaşandığı yer olduğu iddia edilen Hatay'da arıların kış uykusuna yatamadığını,kraliçe arınında yumurtlama mevsiminde olmadığı için yumurtlayamadığından arıların yok olduğunu iddia ediyor.
Biraz bu derin araştırmaların sonuçlarını irdeleyelim.
1-Arılar kış uykusuna yatmaz.
2-Kraliçe(ana)arının yumurtlama mevsimi olmaz.Çevre koşullarına ve mevsime göre yumurta üretimi durur,azalır yada çoğalır.
3-Hatay ılıman bölgede olduğu için(bizim gibi)Sonbaharda ilk yağmurlarla beraber heryer yeşillenir ve tektükte olsa çiçek açar.
Bence bu derin bilgili arkadaşların kayıp kovan sahiplerine öncelikle sormaları
gereken bir kaç soru olmalıydı.
1-Varroa'ya karşı uyguladığınız mücadele yöntemleriniz nelerdir?
2-Kovanlarınızda arılarınıza kışlık stok olarak bal bırakıyormuydunuz(ki)?
3-Devlet'ten ne kadar kredi aldınız?
4-ARILARINIZIN ırkı nedir?(bu da gerçekten sorulması gereken önemli sorulardan biriydi.Atlamışım.Ali Türk kardeşimin uyarısı sonucunda eksikliği fark edip ekledim.
İlgisine çok teşekkür ederim.)
5-Ünlü arıcı Albert Einstein arıcılıkla uğraşmaktan arttırabildiği kısıtlı zamanların da hobi olarak ne işle uğraşırdı?
İşte size olayın aslını ortaya koyacak babalar gibi anket soruları.
Bunların cevaplarını doğru olarak versinler.İş çözüldü demektir.
çevremizede gaz vermeyi kesip olayların nedenini ve niçini düşünmemiz gerekiyor.
Öncelikle ünlü arı uzmanı Einstein'ın arılar konusunda söylediği iddia edilen arılar yok olursa dünyanın sonu geldi demektir efsanesine bakalım.
Böyle bir sözün söylendiği bile belli değilken yeni ilavelerle kullanılmaya devam ediliyor.Şimdide bu söylenceye dört yıl gibi bir tarihte eklemişler.Buna göre kıyamete dört yıl kaldı demektir.Bu arada kimsenin aklına Einstein atom fizikçisidir,arıları ne zaman bu kadar derin inceledide ,böylesine önemli sonuca varıp dünyaya ilan etmek zorunluluğunu hissetti diye sormak gelmiyor.
Doçent doktor,arı uzmanı bir bayanda arılar sıcaktan kış uykusuna yatamadılar ondan
öldüler diye sallıyor.Arıcılıkla uğraşan herkes bilirki arılar kış uykusuna yatmaz.
Hava sıcaklığı belli bir yere düşünce kış salkımı oluştururlar.
Aynı uzman en çok arı kayboluşunun yaşandığı yer olduğu iddia edilen Hatay'da arıların kış uykusuna yatamadığını,kraliçe arınında yumurtlama mevsiminde olmadığı için yumurtlayamadığından arıların yok olduğunu iddia ediyor.
Biraz bu derin araştırmaların sonuçlarını irdeleyelim.
1-Arılar kış uykusuna yatmaz.
2-Kraliçe(ana)arının yumurtlama mevsimi olmaz.Çevre koşullarına ve mevsime göre yumurta üretimi durur,azalır yada çoğalır.
3-Hatay ılıman bölgede olduğu için(bizim gibi)Sonbaharda ilk yağmurlarla beraber heryer yeşillenir ve tektükte olsa çiçek açar.
Bence bu derin bilgili arkadaşların kayıp kovan sahiplerine öncelikle sormaları
gereken bir kaç soru olmalıydı.
1-Varroa'ya karşı uyguladığınız mücadele yöntemleriniz nelerdir?
2-Kovanlarınızda arılarınıza kışlık stok olarak bal bırakıyormuydunuz(ki)?
3-Devlet'ten ne kadar kredi aldınız?
4-ARILARINIZIN ırkı nedir?(bu da gerçekten sorulması gereken önemli sorulardan biriydi.Atlamışım.Ali Türk kardeşimin uyarısı sonucunda eksikliği fark edip ekledim.
İlgisine çok teşekkür ederim.)
5-Ünlü arıcı Albert Einstein arıcılıkla uğraşmaktan arttırabildiği kısıtlı zamanların da hobi olarak ne işle uğraşırdı?
İşte size olayın aslını ortaya koyacak babalar gibi anket soruları.
Bunların cevaplarını doğru olarak versinler.İş çözüldü demektir.
posted by emin benli at 6/27/2007 02:08:00 ÖS
3 Comments:
emin abi
çok haklısın fizikçi kendi işine baksın arılara karışmasın
arı işini arı uzmanlarına sormak lazım
sevgilerimle
emin bey bazı yazılarınız benim düşünüp yazmadıklarımdı teşekürler.burada başka bir sorudaha sorulmalı arılar gerçekten kaybolduysa ırk neydi acaba???? ya en öenmlisi bu.ben ve bazı arkadaşlar kafkas arısını aşırı övenlere kızarız nedeni bu işte.hani derlerya şehh uçmaz mürüdi uçururmuşya o hesap.kafkas kötü arımı yok ama kafkası anlatanlar olmayan özellikleride varmış gibi anlatıyorlar belki o bol keseden atanlar benim gibi kafkası görseler tanımazlar işin dogrusu bu.bu kafkas diyorlar bizde tamam diyoruz.her yere kafkas olmaz.hatta bazı yerlerde satılmasını yasaklayan raporlar var ama hasır altı oldu.aiştain beni fazla ilgilendirmiyor Allahın izniyle arılara bişi olmaz.tüm bu haberlerin altından daha herşey çıkmadı sanırım bekliyorum nedenlerini.
emin bey
benim olduğum çevrede pek arı kaybı yaşanmadı ve duymadım kendi arılarımda sağlam çıktı öğrendiğim kadarıyla dörtyolda ağır kayıplar yaşanmış. şimdi sorularına gelelim
1- vorroaya mücadeşlesine karş şöyle bir cahillik var bir sentetik ilacı kullanıldığında varoayı iyi döktüğünde tamam o ilaçtan daha iyi ilaç yoktur
2-kendim bırakırım ama onları bilemeyecem
3-dörtyollu arıcılar devletten kırediyle arı aldıklarını sanmam hepsi yılların arıcısıdır
4-çalıştıkları arı ağırlık kafkas arısıdır ama arı ırkından alakalı olduğunu sanmıyorum arıcıların kışlatma beceriksizliğine bağlıyorum üzerine havalarında sıcak gitmesi eklenince arı kayıpları olmuş daha önceki yıllar kışlıyorda bu yıl niye kışlayamadı? neden kafkas diye sorarsan gezginci arıcılık yaptıklarından orta anadolu ve doğu anadoluya rakımlı yerlerde gezgincilik yaptıklarından bal verimi yerli arıya göre daha fazla olduğu için
bence arılarını kışlatamayanlar arılarını kışlatmasını bilmiyorlar hemen arı ırkına cezayı kesiyorlar
örneğin bölme tahtası kullanılıyor ne gereği var bölme tahtasının hayvanı zordan kovanın içinde hapis ediliyor kovan iç sıcaklığı artıyor arıya zordan
kışın dışarı çık üşüt öl demekten
başka birşey değil ben kovanlarıma üstten havalandırma yaptım doğadaki sıcaklıkla kovan iç sıcaklığını eşitleyerek arılarım havaların uygun sıcaklığa çıkmadan kovandan dışarı çıkmasını önlemiş oldum böylece arılarım rahat kışladı
eğer kışlama arı ırkından alakalı olsaydı 30 yıllık bir arıcı diyorki kendisi bazı yıllar arılarında ağır zariyatlar verir
ilk arıcılığa başladığında yerl arıyla çalışmış daha sonra kafkasa dönmüş aynı kayıpları yerli arıylada verdiğini söylüyor arıları kışlayamasında tek etke bence sadece arı ırkı değil arıcının yaptı işler ve yönetimidir bunlar daha çok irdelenmesi daha faydalı olur inşaalah
çalışmalarınızda başarılar.
Yorum Gönder
<< Home